Sayfayı Yazdır  |   Pencereyi Kapat


ÜLKEMİN İNSANI TÜM GÜZELLİKLERE LAYIKTIR
Yayın Tarihi: 3.02.2014 09:08:39
Geçerli Tarih: 22.11.2024 06:27:01
Site: Güzel Dişlim | www.dislikasabasi.com
Açıklama: Gül dedi bülbül güle. Bülbül gülmedi gitti. Gül bülbüle, bülbül güle yar olmadı gitti.

     Sev seni seveni yer ile yeksan etse, sevme seni sevmeyeni Mısır'a sultan erse. Geçme muhannetin köprüsünden  sel seni alsın gitsin. Sinme tilki gölgesine yerse bir aslan yesin. 
   

     Güzel insanlarımız güzel sözler söylemişler. Hani derler ya; Bir bakış insana neler neler anlatır. Bir bakış insanı saatlerce ağlatır. Anlamlı sözler kadar anlamlı bakışlar da çok önemlidir.  onun için mü'min kardeşimize bir tebessüm bile sadaka yerine geçiyor. Öyle de neden bu sitemler, yan yan bakışlar, selam vermeden gelip geçmeler. Bir mü'minin  özelliği mi bunlar? Asla.

 
     Beraber aynı masada otururken her şey süt liman ama birisi oradan kalkıverse hemen sevapları dağıtma  günahları toplama faaliyetleri başlayıveriyor yalan mı? Hayır doğru öyleyse bu cömertlik nedir? arkadaş  sevaplarını sevmediğini söylediğin kişilere bağışlıyorsun demek hiçbirimizin  aklına gelmiyor galiba veya şeytan ağzımıza bal çalıyor yalayıp duruyoruz . işte iyiliği emretmek (tavsiye etmek) kötülükten vazgeçirmeye gayret etmek mü'minin özelliğinden değil midir? Birbirimizi Allah için sevmek, Allah için yardımcı olmak dinimizin güzelliğindendir. Hele hele bir mümin kardeşi için onun haberi olmadan ona duada bulunmak, meleklerin dua eden mü'mine Allah sana da kardeşine de istediğinin kat katını versin diye dualarına mazhar olmaktır.


      Duaların kabul olunduğu yani dua kapılarının açık olduğu anlar vardır. Aman dua edin, fakat beddua etmeyin. Bedduanız kendinize dönebilir kaidesini bilen mü'minler her daim hayır dua ederler. Efendim beddua edilecek yer yok mu? Tabi ki var. Mesela bize islamı anlatsınlar diye Peygamberimizden 70 hafız sahabeyi götüren müşrikler onları şehit edince  Peygamberimiz 40 gün sabah namazında onlara beddua etmiştir. zalimlere, kafirlere, şeytanlara azgınlıkları sebebiyle beddua edilir tabi. ama ne olursa olsun mü'min bir kula bela ve musibet içeren beddualar yapılması dinen asla caiz değildir. 


      Fi tarihinde iki kral birbirlerine olmadık ağır şakalar yaparlarmış. Birisi öbürüne necaseti sarıp sarmalamış dışını güzelce süslemiş püslemiş gönderivermiş elçileriyle. Elçiye zeval olmaz demişler açmış bakmışlar ki yenilr yutulur bir şey değil. O kral da öbürüne güzel baklavalar sarmış sarmalamış paketlemiş elçiyle göndermiş. O kral da avanesiyle açmışlar paketi. paketin üstünde bir not var. ''Herkes yediğinden ikram edermiş bizim hediyemizi de siz buyurun'' diye. Kıral kızarmış  bozarmış, hatasını anlamış özür dilemiş. Özür dilemek fazilettir kibri kırmaktır, nefse dur demektir. Tabi ki nefis putunu kırabilene tebrikler. 


      Biz de özür dilemesini bilelim. Kaş yaparken göz çıkarmayalım.  Allah korusun mazlum mü'minin bir ahı tahtından indirirmiş şahı. diye düşünelim doğru olanı yapalım.  Yanlışı yanlışla düzeltmeye kalkışırsak yanılırız. Şeytanın tuzağına düşüveririz.  Yaptığımız işler Allah ve Resulünün hoşuna gider mi acaba dersek doğruyu görmeye başlamışız demektir. Sağ kolumuzla sol kolumuzu kırmak veya sağ bacağımızla diğer bacağımızı kırıp sağ kolum sağ bacağım şampiyon oldu dersek kendimize yazık etmiş oluruz. Düşmanları ve şeytanları daha doğrusu şeytanlaşan insan görünümlü kişileri memnun etmeyelim. Güzel ülkemiz güzelliklere layıktır. Güzelliklerden hoşnut olmayanlar dost değil düşman safına silah taşıyanlardır.


       Onun için güzel düşünen güzel işler yapar yaptığına da Allah için yapar. Zerre kadar iyiliğin ve zerre kadar kötülüğün önümüze geleceği mahşer gününü düşünen insan tüm kötü duygu ve düşüncelere eylemlere son veren insandır. Allah yar ve yardımcımız olsun. Amin



Yukarı